İzmir’de sokağa çıkma yasağı var mı?

Ülke genelinde olduğu gibi İzmir’de vaka sayılarında ciddi oranda artış yaşandı. Vakaların alarm vermesi sonrası yeni tedbirler gündeme geldi. Bugün gerçekleşecek olan Kabine toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklaması yapması bekleniyor. Öte yandan dün yapılan Bilim Kurulu toplantısında hafta sonu sokağa çıkma yasağı uygulanması tavsiye edildi. Kurul tedbirlerin ilk etapta İstanbul, Bursa, İzmir, Ankara, Gaziantep’de uygulanması istendi.

Ara tatil dönemine giren okulların tatil sonrasındaki durumunun da toplantıda gündeme gelmesi öngörülürken, vaka sayılarının yeniden artmaya başlamasıyla restoranların hizmet saatleri, 65 yaş üstü vatandaşların sokağa çıkmalarının kısıtlanması gibi tedbirlerin genişletilip genişletilmeyeceği, ayrıca yeni tedbirler alınıp alınmayacağı gibi konuların da ele alınması bekleniyor. Yerli aşı çalışmalarında gelinen aşamanın da toplantının gündem maddeleri arasında yer alacağı öngörülüyor.

Önceki kabine toplantısında kamu ve özel sektörde esnek çalışmanın teşvik edilmesi kararlaştırılmış, paket servis hariç olmak üzere lokanta, restoran, kuaför, düğün salonu, yüzme havuzu, halı saha, tiyatro, sinema, konser salonu ve benzeri iş yerlerinde hizmetlerin saat 22.00’de sona ereceği karara bağlanmıştı.

İZMİR’DE SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI VAR MI?

Dün yapılan Koronavirüs Bilim Kurulu, ara tatilin uzatılması, kafe ve restoranların daha kısa süre açık tutulması, gerekirse hafta sonu sokağa çıkma yasağı uygulanması tavsiye edildi. Kurul tedbirlerin ilk etapta İstanbul, Bursa, İzmir, Ankara, Gaziantep’de uygulanması istendi.

BAKAN KOCA’NIN BİLİM KURULU TOPLANTISININ ARDINDAN YAPTIĞI AÇIKLAMA;

Koronavirüse karşı alınacak önlemleri görüşmek üzere dün akşam toplanan Bilim Kurul toplantısı sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yazılı açıklama yaptı.

Bakan Koca şunları dile getirdi: “Dünya 11 aydır yeni tip koronavirüs salgınıyla mücadele ediyor. Salgın, küresel ölçekte yayılmaya ve can almaya devam ediyor. Bugün itibariyle dünya genelinde 55 milyon vaka tespit edildi, 1 milyon 400 bine yakın can kaybı yaşandı. Bu süreçte hiçbir ülkenin bu virüsten bağışık kalması mümkün olmadı. Ülkemizde Mart-Mayıs ayları arasında yaşanan ilk dalganın ardından vaka sayılarını kontrol altına almayı başardık. Ancak son aylarda, tüm dünyadakine benzer bir seyirle, vaka ve ölüm sayılarında önemli artışlara şahit oluyoruz.

Bugün birçok ülke kapanma tedbirleri dahil toplumsal hareketleri kısıtlamalarına yeniden başvurmaya başladı. Son dönemde sürekli dile getirdiğimiz üzere, tüm Türkiye’de genel bir artış eğilimi mevcut. Ancak İstanbul başta olmak üzere ülkemizin genelinde daha ciddi seyrediyor. Bir çok ilimizdeki artış, sağlık kuruluşlarımız üzerindeki baskının da artmasına sebep oluyor.

Bilim Kurulunda artış hızının yüksek seyrettiği illerimizin üzerinde özel olarak durduk. Hastane kapasitelerimize, sağlık çalışanlarımızın koşullarına, uyguladığımız tedavi protokollerine, dünyadaki yeni tedavi seçeneklerine, aşı ve ilaç çalışmalarına yönelik detaylı değerlendirmelerimizi yaptık. Kış aylarının gelişi nedeniyle insanlar daha yoğun kapalı alanlarda bulunuyor. Vaka artışında birincil etkenin insan hareketliliği ve toplu mekanlarda bulunma olduğuna dikkat çekilerek alınması gereken kısıtlayıcı tedbirler tüm detaylarıyla masaya yatırıldı. Hastalığın yayılmasını önleyici somut tedbirlerin hayata geçirilmesinin tavsiye edilmesi yönünde karar alındı.