Ekonomi

Diyanetin fitre miktarının dahi altında verilen asgari ücret yoksulluğa mahkumiyettir!

2021 yılı asgari ücretin belirlenmesi konusunda İYİ Parti Grubu adına konuşan İbrahim Halil Oral, Türkiye’de asgari ücretle çalışan sayısının her geçen gün arttığını kayıt dışı çalışan sayısı da hızla artmakta olduğuna dikkat çekti. ‘’Küresel salgın döneminde işçi çıkarmayı yasaklayıp işçileri günlük 39 TL’ye mahkûm eden bir çalışma hayatı mevcuttur’’ diyen Oral, ‘’Diyanetin fitre miktarının dahi altında verilen asgari ücret yoksulluğa mahkûmiyettir’’ dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in “Asgari ücretin brüt miktarını işçiye verelim, artan vergi yükünü de devlet üstlensin. Böylece hem işçi daha fazla kazansın hem de işveren artışlardan daha az etkilensin’’ önerisini hatırlatan Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral, 2021 yılı asgari ücret hakkında şu açıklamalarda bulundu;

GÜNLÜK 39 TL’YE MAHKUM EDİLİYOR

Türkiye’de asgari ücretle çalışan sayısı her geçen gün artmaktadır; bunun üstüne, kayıt dışı çalışan sayısı da hızla artmaktadır. Küresel salgın döneminde işçi çıkarmayı yasaklayıp işçileri günlük 39 TL’ye mahkûm eden bir çalışma hayatı mevcuttur. İşveen ise asgari ücretin artışıyla aynı oranda vergiler ve SGK ödemeleriyle sıkıntıya girmektedir. Bütün bunlar domino taşı etkisiyle peş peşe gelmekte ve bütün domino taşlarının yükü en sonunda vatandaşın sırtına binmektedir.

EKONOMİK TEDBİRLER ALMAK YERİNE…

Instagram’dan istifayı basıp kayıplara karışan damat Bakanınız başta olmak üzere iktidarınızın yarattığı ekonomik bir facia vardır. Ülkedeki alım gücünü, şirketlerin maaş ödeme gücünü artıracak ekonomik tedbirleri almak yerine Cengiz’in, Kolin’in, Limak’ın vergi borçlarını affetmeyi seçmektesiniz.

Asgari ücret meselesinde Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener Hanımefendi çok net bir teklifte bulundu. “Asgari ücretin brüt miktarını işçiye verelim, artan vergi yükünü de devlet üstlensin. Böylece hem işçi daha fazla kazansın hem de işveren artışlardan daha az etkilensin.” dedi.

ASGARİ ÜCRET YOKSULLUĞA MAHKUMİYETTİR

Esnafa 500 lira kira yardımı yapmak, işmiş gibi anlatmak önemli değildir. Başarı tam da Genel Başkanımızın ifade ettiği gibi kalıcı ve köklü çözümler sunabilmektir. Diyanetin fitre miktarının dahi altında verilen asgari ücret yoksulluğa mahkûmiyettir. Türkiye, ekonomik bir uçurumun kenarındadır. Milleti düşünün, israftan kaçının ve tasarruf edin.

Asgari ücret hakkında söz alan Batman Milletvekili Necdet İpekyüz ise TÜİK’in Türkiye’de asgari ücret ile çalışan kişi sayısını ısrar edilmesine rağmen açıklamadığı buna rağmen asgari ücretin belirlenmesinde rol aldığına tepki gösterdi. İpekyüz konu ile ilgili düşüncelerini şu ifadelerle dile getirdi;

ON MİLYONLARCA İNSAN İŞSİZLİKLE BAŞ BAŞA

1 milyon kişi şatafat içinde, zevk içinde, toplumdan kopuk.” Ne dedi? “İşsizlik, açlık, yoksulluk nedeniyle canına kıyanlar var. Çöpten, pazardan eşya toplayanlar var. Esnaf, çiftçi perişan, iflas etmiş durumda, on milyonlarca insan işsizlikle baş başa, herkes yoksullaşıyor ve barıştan, demokrasiden uzaklaşıyoruz.” İşte bu çerçevede asgari ücretliler, asgari ücretin altında olanlar ve büyük çoğunluk konuşuyor, bunu merak ediyor.

TÜRKİYE ASGARİ ÜCRET İLE ÇALIŞANLARIN SAYISI

Niçin milyonlarca insan? Gerçekten, Avrupa’ya baktığınızda her zaman dile getirilen “Avrupa’yla şu derecede yarışıyoruz, Avrupa’da en öndeyiz…” Avrupa’da gerçekten en öndesiniz! Avrupa’da asgari ücrette çalışan insan sayısına baktığınızda yüzde 9 oranında. Türkiye’de ne? Yüzde 57 hatta yüzde 60. Peki, Türkiye’de asgari ücret çok küçük bir oran mı? Dünyada normalde bu, çok küçük “olmazsa olmaz” diye belirlenmiş sembolik bir rakama dönüşmüş. Türkiye’de siz bunu norma dönüştürmüşsünüz, standarda dönüştürmüşsünüz. Milyonlarca insan bunu merak ederken siz öyle bir hâle getirmişsiniz ki insanlar ne yaptığını bilmiyor. Nasıl mı bilmiyor? Bakın, vardiyada çıkan yemekte portakalı poşete koyup, çantasıyla evine götüren asgari ücretli anne, buradan, Hükûmetten, iktidardan nasıl bir oran çıkacağını merak ediyor ama kimse bunu konuşmuyor, milyonlarca insan… Arkadaşlar, kaç yıldır soruyoruz, bu Mecliste kürsüde ben bile en azından 3-4 kez sordum, grubumuzdan birçok arkadaşımız sordu, muhalefetten birçok kişi sordu; Türkiye’deki asgari ücretli sayısını TÜİK açıklamıyor, söylemiyor sormamıza rağmen ama TÜİK asgari ücrette insanların ne kadar maaş alacağını belirliyor, dalga geçer gibi belirliyor. Zaten demokratik olmayan bir tarzda, pazarlık usulü yöntemiyle gidiyor; bu, geleceği tümüyle baskı altına…

BİR ÜLKEDE YARDIM ARTIYORSA ASGARİ ÜCRET PERİŞAN DURUMDADIR

Şimdi, bu dönemde sabahtan akşama kadar diyoruz ki: “Fiziksel mesafeye uyun.” Diyoruz ki: “Maske takın.” Diyoruz ki: “İyi beslenin, iyi barının, ısının; aman hasta olmayın aşı gelene kadar, sağlığınız yerinde olsun.” Ama siz, milyonlarca insanı açlık sınırının altındaki asgari ücrete mahkûm ediyorsunuz; açlık sınırının altında, yoksulluktan söz etmiyorum. Aile ve Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı diyor ki: “Yoksulluk bitti.” Aynı Bakanlık diyor ki: “Biz her yıl verdiğimiz yardımları artırıyoruz.” Bir ülkede yardım artıyorsa, sadakaya dönüşüyorsa, yoksulluk konuşuluyorsa asgari ücret perişan düzeydedir, asgari ücretli insanlar mağdurdur. Asgari ücretli sayısına baktığınızda -zaten bu mültecilerle beraber- onun altında çalışan, merdiven altında çalışan insanlara baktığınız zaman milyonlarca insanla karşı karşıyayız ve bu pandemide insanlarla beraber… Siz İşsizlik Fonu’nu zaten sermayeye aktarmışsınız, orada 39 lira olarak belirlenen para şimdi belki 40 lira, 41 lira olacak. Bu şekilde mi olur? Ama dünya ne yapıyor? Gelin bu Parlamentoda milletvekillerinin maaşlarına göre, Cumhurbaşkanı maaşına göre bir standart belirleyelim asgari ücret konusunda, gelin asgari ücretli sayısını Türkiye’de azaltalım, gelin rakamı azaltalım.

CHP GRUBU ADINA KANİ BEKO (İzmir) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HDP grup önerisi üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Yılın son günlerindeyiz ve her zaman olduğu gibi hepimizin gözü kulağı Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yürüttüğü görüşmelerde. 10 milyona yakın asgari ücretli işçi ailesiyle birlikte açlık sırının altında yaşarken Komisyondan, insan olmaktan kaynaklanan temel ihtiyaçlarını giderebilecek bir maaş beklemektedir.

Değerli milletvekilleri, yapılan bu görüşmelerde, asgari ücretle çalışan 10 milyona yakın işçinin hepsi sanki bekarmış gibi bir işçi için hesap yapılmaktadır. Asgari ücret belirlenirken işçinin ailesi de dikkate alınmalı, en azından 4 işçi için hesap yapılmalıdır. OECD verilerine göre, asgari ücretin satın alma gücü açısından Türkiye, OECD ülkeleri içerisinde 18’nci sırada yer almaktadır. Ayrıca, Türkiye, Avrupa ülkeleri içerisinde asgari ücreti en düşük ülkeler arasındadır.

Bir yılda doğal gaza yapılan yüzde 40 oranındaki zam sonrası, asgari ücretle çalışanlar, kışın birinci derecede yakınlarıyla aynı evi paylaşmaktadırlar. Asgari ücretle gelirleri şöyle: Danimarka 60 bin dolar, Norveç 78 bin dolar, İzlanda 67 bin dolar, Finlandiya 49 bin dolar, Türkiye ise 9 bin dolar. Erdoğan’ın “Battı.” dediği ülkelerde insanlar bizim vatandaşlarımızın 5 ila 9 kat fazlasını kazanıyorlar. Bugün maalesef asgari ücret 2.324 lira, açlık sınırı 2.516 lira, yoksulluk sınırı 8.150 lira.

Sevgili mücadele arkadaşlarım, Avrupa ve Türkiye’de asgari ücretle çalışanların oranları şöyle: Türkiye yüzde 43, Slovenya yüzde 19, Romanya yüzde 15, Polonya yüzde 11, Bulgaristan yüzde 8, Fransa yüzde 8, Yunanistan yüzde 7, İngiltere yüzde 5, Hollanda yüzde 3, İspanya yüzde 1, Belçika yüzde 0,4.

Ülkemizde asgari ücretle çalışan işçilerin açlık sınırı altında yaşam mücadelesi verdiklerini Asgari Ücret Tespit Komisyonu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi dikkate almalıdır diyorum.