Gündemİzmir Haberleri

Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı: İzmir’de cuma günü konut ve dükkanlar teslim edilecek!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleşen Kabine toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kritik toplantının ardından önemli açıklamalarda bulunuyor. Erdoğan açıklamasında, ”Bayraklının 3 mahallesinde 7 ayrı bölgede bin 391 konut inşa ettik. İnşallah Cuma günü bu konut ve dükkanları vatandaşlarımıza teslim edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

“Sözlerime Cuma günü bizzat yerinde sevinçlerini paylaşacağım, İzmirli kardeşlerimle başlamak istiyorum. 30 Ekim’de İzmir’de acı bir deprem yaşadık. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Depremi ilk anından itibaren hükümet olarak tüm imkanlarımızla vatandaşlarımızın imdadına koştuk. Deprem anından itibaren Bakanlarımızla, AFAD’la Kızılay’la ilgili tüm kurumlarımızla sahadaydık. Evleri yıkılan vatandaşlarımızın bir an önce yuvalarına kavuşturmak için harekete geçtik.

Yaşanan depremin ardından Elazığ’da 23 bin 677 konut, Malatya’da 6 bin 880 konut yaparak, bir yıl geçmeden vatandaşlarımıza teslim etmeye başlamıştık. İzmir’de de aynı hızda konutlarımızı inşa ettik. Hazırlıkları tamamlayarak yıkılan evlerin yerine yeni konutların temellerini 22 Şubat’ta attık. Bayraklının 3 mahallesinde 7 ayrı bölgede bin 391 konut inşa ettik. İnşallah Cuma günü bu konut ve dükkanları vatandaşlarımıza teslim edeceğiz.

“İZMİR’DE DE BİR SÖZÜMÜZÜ YERİNE GETİRMENİN MUTLULUĞUNU YAŞIYORUZ”

İzmir’de inşa ettiğimiz konutlarımızı ilk 24 ayı ödemesiz, 216 ayı ödemeli olmak üzere 20 yıl vadeyle vatandaşlarımıza takdim edeceğiz. Aylık ödemeler 2+1 740 lira, 3+1 konutlarda 1020 liradan başlayacak. Maliyetinin çok altı fiyatlarla ev sahibi yapıyoruz. 19 yıl boyunca verdiğimiz sözleri tuttuysak hamdolsun İzmir’de de bir sözümüzü yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz.

“160-360 BİN TL ARASINDA EV SAHİBİ OLACAKLAR”

İzmirli depremzedeler 160-360 bin TL arasında ev sahibi olacaklar.

Türkiye geçtiğimiz 19 yılda demokraside ve kalkınmada çok büyük bir değişim yaşamıştır. Bu değişimin etkilerini insanlarımızın günlük haklarından, ülkemizin uluslararası konumuna kadar her yerde görmek mümkündür. Atılan her adımın gerisinde verilen büyük mücadele ve yapılan fedakârlıklar vardır. Çok partili siyasi hayatına geçtikten sonra tek parti faşizminden beklenen, vesayeti güçlendirmek isteyenler hep olmuştur.

Kimi zaman ekonomi, siyasi kriz kimi zaman darbelerle milletimizin üstüne ağır yük bindiren bu sistemin ekonomik boyutları vardır. Yıllarca borçlanmak zorunda olan bir ülke olduk. Parlamenter sistemde hiçbir hükümetin bu şantaja karşı durabilecek gücü olamadığımız için ülkemiz siyasi istikrarsızlık batağına mahkum edilmiştir. Bilhassa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sayesinde bu mücadeleyi verebilecek azme ve imkana kavuştuk.

Yükselen enflasyon veya fiyat artışlarıyla sonuçlan ekonomik sıkıntılar elbette vardır. Fiyatlardaki düzenli artışı ifade eden enflasyonun olduğu yerde yatırım olmayacağı, üretim azalacağı, istihdam düşeceği için dengeler bozulur. Kurdaki yükselişe bağlı olarak kimi ürünlerdeki fiyat artışı yatırım, üretim, istihdamı etkilemez. Tam tersine kurdaki rekabet gücü yatırımda, üretimde, istihdamda artışa yol açar. Ülkemizdeki durum tam da budur.

Ülkemizde yaşanan durum, fiyat artışıdır. Velev ki enflasyon olsa bile dünyaya baktığımızda enflasyonu yenmek için ülkeler farklı yöntemler izlemişlerdir.”

“EKONOMİK KURTULUŞ SAVAŞINDAN DA ZAFERLE ÇIKACAĞIZ”

Ya büyümeden, üretimden, istihdamdan vazgeçecektik ya da mücadeleyi sürdürecektik. Her zaman olduğu gibi mücadeleyi tercih ettik. Ülkemizi ekonomik kurtuluş savaşından da zaferle çıkaracağız.

Türkiye belki de tarihinde ilk defa kendi ihtiyaçlarına ve gerçeklerine uygun bir ekonomi politikası izleme fırsatı elde etmiş.

“HEPSİNİN TEPESİNE BİNECEĞİZ”

Kurdaki yükseliği bahane ederek fahiş fiyat artışları yapanlara göz açtırmayacağız. Hepsinin tepesine bineceğiz.

Politika faizinin düşük tutulmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Kurun piyasadaki hareketlerini takipte kararlıyız.

“BANKALARDA VE YASTIK ALTINDA CİDDİ BİR DÖVİZ VARLIĞI VAR”

Bireylerin döviz borcu değil, bankalarda ve yastık altında ciddi bir döviz varlığı vardır. Kayda değer döviz borcu olan şirketimiz de yoktur.

“FAİZ SEBEPTİR, ENFLASYON NETİCEDİR”

Faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Ekonomi politikalarının aracı olan faizin seviyesini belirleyecek olan ülkenin ihtiyaçlarıdır. Enflasyonun parasal daralmalarla düşürebileceği kapalı ekonomiler dışında hiçbir karşılığının bulunmadığını gördük. Mandacı iktisatçıların ülkemizi açlığa, yoksulluğa mahkum edecek politikaları reddediyoruz. Bunun yerine sorunlarımızı kendi çözümlerimizle aşacak adımlarını atıyoruz.

Güçlü altyapı böyle bir mücadele için bize geçmişte hiç olmadığı kadar uygun bir zemin sunmaktadır. Uyguladığımız politikalarla küresel finans çevrelerin, onların içerideki tetikçilerin şimşeklerini üzerimize çektiğimizin de elbette farkındayız. Ülkemizin, milletimizin ekonomik kurtuluşu için bu mücadeleyi vermemiz gerekiyor. Biz de bunu yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. İnşallah önümüzdeki aylardan itibaren bu politikanın insanlarımızın günlük hayattaki etkilerini görmeye devam edeceğiz.

AŞI OLMAYANLARA ÇAĞRI

Türkiye olarak hamdolsun sağlık hizmetlerinden aşıya kadar her konuda salgınla mücadele oldukça iyi bir yerdeyiz. Okullarda eğitim sürüyor, işyerleri çalışıyor. Sahip olduğumuz bu imkanları kullanmaya devam edebilmemiz için tedbiri elden bırakmamız gerekiyor. Bizim sadece biraz daha dikkatli olup, özenli davranmaya ihtiyacımız var. Aşı olmayanların, aşısı eksik olanların bir an önce sağlık kuruluşlarına başvurması tavsiyemizi bir kez daha hatırlatıyoruz.

Ülkemizi bu musibetin sıkıntılı sonuçlarından kurtulacağına inanıyoruz. Okullarımızda eğitim bir haftalık ara tatilin ardından bugün başladı. Bu yılın sonuna kadar ülkemizde kütüphanesi olmayan okul bırakmamayı hedefliyoruz. İş gücü piyasamızın ihtiyaç duyduğu insan kaynağımızı hızla yetiştirmek için mesleki eğitim merkezlerini daha aktif kullanacak tedbirlerimizi alıyoruz.

Yıl sonuna kadar mesleki eğitim merkezi olmayan organize sanayi bölgesi bırakmamaya yönelik yoğun bir çalışma içindeyiz. Attığımız bu adımların, özellikle genç işsizliğin süratle azaltılmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bu yıl yağışın bol ve bereketli olduğu bir mevsim olduğu geçirerek önümüzdeki yıl çiftçimizin daha da iyi bir yıl geçirmesini ümit ediyoruz.

ASGARİ ÜCRET KONUSU

Ülkemizin tarımsal hasıladan dünyadaki 10. sıradaki yerini daha da ileriye taşımak için çalışıyoruz. Kamu işçileri, memurlarının ücretlerindeki artışlarla başlattığımız çalışanlarımızı fiyat artışına karşı koruma politikamızı asgari ücretle de sürdüreceğiz. Sosyal yardımlarımızın yelpazesini genişletiyoruz. Sporcularımızın, uluslararası müsabakalarda gösterdiğ ibaşarılar hepimizi gururlandırıyor. Bu başarıların kalıcı olması için eğitim ve teşvik programlarına kadar her alanda çok önemli faaliyetler sürdürüyoruz.

“1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ’NÜ DAHA ERKEN AÇMAYI ÜMİT EDİYORUZ”

Geçtiğimiz günlerde yerinde gördüğümüz 1915 Çanakkale Köprüsü ve Malkara Otoyolu’nu belirlenen tarihten önce hizmete açmayı ümit ediyoruz. Ülkemize kazandırdığımız kültür sanat yatırımları nesiller boyunca tüm vatandaşlarımıza hizmet verecek abide eserlerdir. Organize sanayi bölgelerimiz her biri harıl harıl çalışan üretim merkezine dönüşmüştür.

Ülkemizi büyütmek, güçlendirmek için gece gündüz mücadeleye devam ediyoruz. Rabbim yar ve yardımcınız olsun diyor bu duygularla hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum, kalın sağlıcakla.”