ÖZEL/ Didar DEMİRCİ
Uzun süredir devam eden kira sorunu ve ev fiyatlarının artışı vatandaşı çıkmaza sürüklüyor. Özellikle ücretli kesim için değil ev almak kirada oturmak bile artık bir hayale dönüştü. Söz konusu durumun temel nedeni olarak konut stoğunun yeterli olmamasına işaret ediliyor. Ancak sektör temsilcileri, yetersiz konut stoğu sorunundan ziyade üretilen konutların ücretli kesimlerin kesesine uygun olmadığına dikkat çekiyor. Konuya ilişkin İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar ve İzmir Ticaret Odası (İZTO) İnşaat Yapım ve Onarım Grubu Meclis Üyesi İsmail Kahraman egehaber.com’a konuştu.
“Sermayeye yönelik konut var”
Konut sorunu olmadığını belirten İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, “Konut var. Ama kime yönelik konut üretiliyor? Soru bu! Bir ev bir de yazlık alana bir şey demiyorum. Ancak sermayesi olup sürekli konut alabilen kesime yönelik bir konut üretimi söz konusu. O nedenle ücretli kesim konuta ulaşamıyor. Ücretli kesim için konut alabilmek bir hayal oldu. Yani yeterli yapı yok denilemez. Ama ücretli kesimin sağlıklı güvenli bir çevrede yaşayabilecekleri bir konut yok” sözlerini kaydetti.
Kentsel dönüşümle yapı stoğu artırılmalı
Yapı stoğunu artırmak adına kentsel dönüşümün desteklenmesi gerektiğini vurgulayan İzmir Ticaret Odası (İZTO) İnşaat Yapım ve Onarım Grubu Meclis Üyesi İsmail Kahraman, “Türkiye ve İzmir’in riskli yapı stoğu ortalaması aynı; yüzde 65. Bizim bu stoğu dönüştürmemiz kolay olmayacak. Ancak bu riskli yapıların dönüştürülmesi konut sorununa katkı sağlayacaktır” ifadelerine yer verdi. Bakanlık, belediyeler ve özel sektör işbirliği ile kentsel dönüşümün gerçekleştirilmesinin mümkün olduğunun altını çizen Kahraman, “Bunu yapmadığımız sürece de yol almak zor olacak” dedi.
Alt ve orta gelir grubu için kentsel dönüşüm şart
Öte yandan kentsel dönüşümün artılarına dikkat çeken Kahraman, deprem riski nedeniyle İstanbul’daki kentsel dönüşüm için devletin başlattığı ‘yarısı bizden’ kampanyasının bir benzerini İzmir’e de beklediklerini aktardı. Kahraman, Kentsel dönüşümün yarısını devlet destekliyor. Bunlar hayata geçerse önemli katkı sağlar. Fakat konut stoğumuz maalesef yok. Lüks konutta kısmen olabilir ama sosyal amaçlı diyebileceğimiz alt gelirli ve orta gelirli grup için maalesef çok fazla konut seçeneği yok. Oradaki seçenek de ancak kentsel dönüşümdeki çalışmalarla ortaya çıkabilir” açıklamasını yaptı.
Konut için arsa üretmemiz gerekiyor
Kentsel dönüşümün yanında konut stoğunu artırmak için bir diğer önerisini de paylaşan Kahraman, “Bizim arsa üretmemiz gerekiyor. Kamuya ait alanlarda, orman ve tarım vasfını yitirmiş arazilerin kazandırılması lazım. Rezerv alanlar oluşturulması lazım. Bu önerimiz uzun süredir var. Bu anlamda ‘İlk Evim İlk İşyerim’ diye bir proje başlatıldı. Bu çok olumlu fakat, bizim de bu arsaları üretim arz etmemiz lazım. Her şeyi devlet yapamaz. Bu arsaları üretir, oralarda konut yapılırsa dönüşüm de daha hızlı bir şekilde gerçekleşir” açıklamasını yaptı. Kahraman, 30 Ekim depremi sonrasında İzmir Bayraklı’da oluşturulan rezerv alanı örnek olarak gösterdi.
Rezerv alan fiyatı yüzde 40 düşürür
Ayrıca Kahraman, kamu arazilerinden oluşturulacak arsaların ev fiyatlarını da düşüreceğine dikkat çekerek, “Yapacağımız rezerv konut 5 bin, 10 bin. Burada bir zorunluluk yok. Vatandaşa bir seçenek sunmak var. Rezerv alanlarda konut üretelim diyoruz. Kiralar konut fiyatları yüksek olduğu için Bakanlık eliyle ürettiğimizde düşük fiyatla vatandaşa satalım buraları. Zaten üretiyoruz. Siz 1 milyona konut alıyorsunuz, onun 500 bin TL’si arsa payı. Dolayısıyla siz kamu alanlarında konut üretirseniz arsa payınız yüzde 50’den yüzde 10’lara, 20’lere düşer. Bu da fiyatın yüzde 30-40 düşmesi demek” diye konuştu.
