Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Başbakanı Ersin Tatar ile birlikte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Su Temin Projesi Boru Hattı Onarımını Müteakip Su Verme Töreni’ne katıldı. Doğu Akdeniz krizi hakkında açıklamalarda yapan Erdoğan, “Doğu Akdeniz’de Türkiye ve KKTC’nin içinde olmadığı hiçbir senaryonun başarı ihtimali yoktur. Son yapılan AB zirvesinde Kıbrıs Türk halkının yine yok sayıldığını gördük. Türkiye bu adaletsizliğin sürmesine izin vermeyecektir” dedi.
Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
“Başbakan Sayın Tatar’dan COVİD-19’la mücadele ve salgının KKTC ekonomisine etkileriyle ilgili bilgi aldım.
Türkiye bugüne kadar Kıbrıs Türkünün hak ve çıkarlarını kendi hak ve çıkarlarından ayrı tutmadığını tüm dünyaya göstermiştir. Kıbrıs Türkünün huzur ve refahı için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağını ortaya koyduk ve bundan kimse şüphe duymamalıdır.”
“KIBRIS TÜRKÜ MUTLAKA HAK ETTİĞİ ŞEKİLDE TEMSİL EDİLMELİDİR”
Doğu Akdeniz meselesinin iki boyutu vardır. Birincisi Türkiye’nin kıta sahanlığındaki haklarının korunması, diğeri ise Kıbrıs Türk halkının ada etrafındaki doğal kaynaklarla ilgili hak ve çıkarlarının garanti edilmesidir.
Doğu Akdeniz’de Türkiye ve KKTC’nin içinde olmadığı hiçbir senaryonun başarı ihtimali yoktur.
Son yapılan AB zirvesinde Kıbrıs Türk halkının yine yok sayıldığını gördük. Türkiye bu adaletsizliğin sürmesine izin vermeyecektir. Önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi planlanan Doğu Akdeniz Konferansı’nda da Kıbrıs Türkü mutlaka hak ettiği şekilde temsil edilmelidir.
KKTC’YE SU TEMİNİ
‘Biz bu işi yaparız’ dedik ve yaptık. Kısa sürede tamiratı bitirip tekrar su verdik. Su hayattır, su medeniyettir, su azizdir diyen bir anlayışla kolları sıvadık. Daha işin başındayken kimileri bunun mümkün olmadığını söyledi. Yola koyulduk. Kıbrıs’ın bu sıkıntısını çözmek de bize nasip oldu. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti temin projesini 2015’te tamamlayıp hizmete sunduk. Bu proje 80 km’yi aşkın uzunluğu, deniz yüzeyinden 250 metre derine inen 1 metre 60 cm boruları sayesinde başlı başına mühendislik harikasıdır.
ANADOLU’DAN KIBRIS’A
Dünyada ilk defa uygulanan askıda borulu sistemle Anamur’da inşa ettiğimiz Alaköprü Barajı’ndan alınan suyu Kuzey Kıbrıs’taki Geçitköy Barajı’na aktardık. Böylece Anadolu topraklarından doğup Akdeniz’e dökülen Dragon Çayı’nın yılık 750 milyon metreküplük suyunu Kıbrıs adasındaki kardeşlerimizin istifadesine sunmuş olduk. 108 günde deniz altındaki arıza giderildi ve bugün tekrar KKTC’ye su vermeye başlıyoruz.
KAPALI MARAŞ AÇILACAK
KKTC Başbakanı Ersin Tatar, Kapalı Maraş’ın yeniden açılacağını müjdeleyerek, “Haklarımızı korumakta sonuna kadar kararlıyız. Meşru haklarımızı sonuna kadar kullanacağız. Kıbrıs’ta artık susuzluk korkusu yaşamıyoruz. Kapalı Maraş’ın yeniden açılması konusuyla ilgili yeni bir gelişmeyi paylaşmak istiyorum. Barış Harekatı ardından Maraş da kendi kaderine terk edilmişti. 90’lı yıllarda defalarca masaya getirilmesine rağmen Rum Kesimi nedeniyle neticeye kavuşturulamamıştır. 2019’da halkımıza verdiğimiz sözlerden birisi Kapalı Maraş’ın açılmasıydı. Çalışmalarımızı bir aşamaya getirdik ve ilk somut adımı atıyoruz” dedi.
KKTC Başbakanı Tatar’ın konuşmasından satır başları:
“Kendi toprağımızdan kamuya ait olan sahil ve Demokrasi Caddesi ile kıyı bölgesini halkımızın istifadesine sunmak için çalışmalarımızı başlatıyoruz. Perşembe günü sabah saatlerinde halkımızın Maraş dahilinde istifade etmeye başlayacak. Maraş meselesini her türlü siyasi rekabetin üzerinde milli bir dava olarak görüyoruz. Taşınmaz mal komisyonu 74 öncesi hak sahiplerinin yeniden evlerine-iş yerlerine temin edecek faaliyetleri sürdürmektedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları da elbette dikkate alınmaktadır. Maraş meselesinde yeni bir safhaya geçiyoruz. Maraş’ta attığımız bu geri dönülmez adımın KKTC’ye, tüm hemşehrilerimize ve adanın tamamına hayırlı olmasını diliyorum.”
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’DAN KAPALI MARAŞ AÇIKLAMASI
Çözümsüzlüğün bedeli hep Kıbrıs Türküne ödetilmek istenmiştir. Maraş da bu çözümsüzlüğün bir parçası olarak kapalı kalmıştır. 2017’de yapılan Çok Taraflı Görüşmelerin ardından artık Kıbrıs’ta kapsamlı bir çözüm ihtimali kalmadığı görülmüştür. Kıbrıs’ın geleceğini hayaller yerine somut gerçekler üzerine inşa etme kararı aldık. Maraş’ın KKTC toprağı olduğu tartışmasız gerçektir. Buradaki tasarruf hakkı da Kıbrıs Türk makamlarına aittir. Hazırladığınız yol haritası çerçevesinde Maraş’ın güzel sahil şeridini halkınızın istifadesine sunma kararınızı sonuna kadar destekliyoruz. Sizin bu cesur kararınız için şahsım, milletim adına tebrik ediyorum.”