Avrupa Birliği ülkelerinin para birimi olarak bilinen Euro, ABD Doları karşısında değer kaybetti. Euro, yaşadığı bu değer kaybı ile, dolara karşı son beş yılın en düşük seviyelerine düştü.
Euro’nun dolar karşısındaki değerini ölçen Euro / Dolar paritesi, 1,06 seviyesinin altına düştü ve 1,0534 seviyelerine kadar bir gerileme yaşadı. Euro / Dolar paritesi en son 2017 yılının Nisan ayında 1,06 seviyesinin altına düşmüştü. Yine 2017 yılının Mart ayında 1,03 seviyelerine gerileyen paritede daha sonra artışlar meydana gelmişti. Geçtiğimiz sene paritenin seviyesi 1,22 civarında iken, bu yılın başında ise Euro / Dolar paritesi seviyesi 1,13 seviyesindeydi.
Paritede Savaş Etkisi
Dün Rusya, sağladığı enerji karşılığında Ruble karşılığında ödeme yapmayı kabul etmeyen Polonya ve Bulgaristan’a doğalgaz vermeyi kesmişti ve Avrupa piyasalarında spot gaz fiyatlarının yukarı yönlü hareketi gerçekleşmişti. Euro / Dolar paritesindeki düşüş ise tam olarak bu olayların ardından gerçekleşmişti. Ancak parite hali hazırda iki aydır düşüş gösteriyordu.
Enflasyon İle Mücadelede İzlenen Farklı Yollar
Bunun yanında enflasyon ile mücadele kapsamında Avrupa ve ABD merkez bankalarının farklı yollar izlemesi ile birlikte ECB’nin FED’e göre daha yavaş parasal sıkılaşmaya gitmesi Euro’nun dolar karşısında değer kaybetmesine neden oldu. Bunlara ek olarak Rusya – Ukrayna arasındaki savaşın Avrupa ekonomisini ABD’ye göre daha çok etkilemesi de paritede böyle bir düşüşün yaşanmasında etkili olduğunu söyleyebiliriz.
Ekonomistler, Euro / Dolar paritesinde meydana gelen bu gerileme ile birlikte doların daha da güçlenmesinin Türkiye adına olumsuz bir gelişme olduğunu düşünüyor. Türkiye’nin yaptığı ithalatta doları, yaptığı ihracatta ise Euro’nun ağırlıklı olarak kullanılmasının bunda etken olduğu söylendi.
Türkiye Olumsuz Etkileniyor
Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin gerçekleştirdiği ithalatın yaklaşık olarak yüzde 65’i dolar cinsinden, yüzde 29’u ise Euro cinsinden oldu. Yine aynı yıl gerçekleşen ihracatın yüzde 47 ‘si dolar, yüzde 46’sı Euro cinsinden oldu.
Türkiye’nin brüt dış borç stokunun ağırlıklı olarak dolar cinsinden olması ise başka bir olumsuzluk olarak karşımıza çıkıyor. 2021 yılı sonu baz alındığında 441 milyar dolar olan brüt dış borç stokunun yüzde 58,6 oranındaki kısmı dolar cinsinden yükümlülüklerden oluşuyor. Euro cinsinden olan yükümlülüklerin oranı ise yüzde 30 seviyesinde.