Politika

Fahrettin Altun’un görev tanımı nedir?

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı görevinde olan Fahri Altun’un yaptığı paylaşımlar, paylaşımlarında yaptığı; Muhalef liderlerine karşı eleştirel ifadeler görev tanımını tartışmaya açtı. Altun’un yatığı eleştirilere tepki gösteren Özgür Özel ve Gaziantep Milletvekili MAHMUT TOĞRUL, mecliste yaptığı konuşmasında ”Fahrettin Altun’un görev tanımı nedir?” diye sordu. Toğrul Altun’u görevinin dışında işler yapmakla suçladı ve şu sözleri ile tepkisini dile getirdi;

Tüm bakanlıkların üstünde bir bakan gibi görev yapıyor

Türkiye’de 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre devlet memurları bir partiye üye olamazlar, siyaset yapamazlar ama bir kişin bunun dışındadır, o da Fahrettin Altun Cumhurbaşkanı İletişim Başkanı. Değerli arkadaşlar, bu şahıs sadece siyaset yapmakla kalmıyor, tam tersi, bazen baktığınızda yeni ucube sistemin Cumhurbaşkanı sözcüsü, bazen baktığınızda aslında Türkiye’de ekstra bir bakanlık var, tüm bakanlıkların üstünde kara propaganda bakanı gibi görev yapıyor.

Altun’un görev tanımı nedir?

Ekonomi söz konusu oluyor Fahrettin Altun devreye giriyor, dış politika söz konusu oluyor Fahrettin Altun devreye giriyor, muhalefet liderlerine bir cevap verme ihtiyacı AKP’den hasıl olunca ilk devreye giren propaganda bakanı oluyor. Siyasi partilere yönelik karalama, hakaret, iftira “tweet”leri ve sosyal medyada partilere, genel başkanlara yönelik, eş başkanlara yönelik baktığınızda iftira dolu mesajlar verebiliyor. Peki, Fahrettin Altun’un görev tanımı nedir? Hiçbir görev tanımı yok, her konuda konuşabiliyor. Aslında bazen baktığınızda Fahrettin Altun Cumhurbaşkanı İletişim Başkanı ama AKP medya başkanlığı da yapıyor. Yani AKP de biliyorsunuz Medya Başkanı var, onu da aşıyor, onun yerine geçiyor ve her konuda konuşabiliyor.

”Troller ordusu da yönetiyor” iddiası

Değerli arkadaşlar, bu zatımuhterem bir troller ordusu da yönetiyor. Kimler hangi kanala çıkacak, hangi kanalda hangi propaganda yapılacak, kimlerin çıkması yasaklı olacak bunlara Fahrettin Altun imza atıyor ve akşam televizyonları, yayın organlarını dizayn ediyor.

Tek derdi var, saraydaki zatımuhtereme yaranmak. Ama aslında yaranırken de rol çalıyor, herkesten rol çalıyor, bakanlardan rol çalıyor, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsünden rol çalıyor, herkesten rol çalıyor ve her şeyi söyleme hakkını kendisinde görüyor.

Dolayısıyla, evet bir ihtiyaçtır, Fahrettin Altun, İletişim Daire Başkanının görev tanımı yapılmalıdır. Nedir? Nereye kadar konuşabilir? Fahrettin Altun, gerçekten devlet memuruysa Devlet Memurları Kanunu’na neden tek uymayan şahıs olarak bugün Türkiye’de siyaset yapmaya çalışıyor.

Anayasa madde 6 diyor ki

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) – Fahrettin Altun, 16 Nisan rejime kasteden Anayasa değişikliğinin en kötü yan etkilerini üzerinde toplayan, Anayasa’ya aykırılığın ve hadsizliğin, yetkisizliğin ete kemiğe büründüğü bu sistemin bariz örneklerinden bir tanesi.

Anayasa madde 6 diyor ki: Hiç kimse Anayasa’dan kaynaklanmayan bir devlet yetkisini kullanamaz. Cumhurbaşkanına verilen yetkiyle çıkarılmış 14 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne bakıyorsunuz, Fahrettin Altun’un yetkileri ağırlıklı olarak yurt dışında Türkiye’nin iletişimiyle ilgili, yurt içinde de gazeteciler, basın mensuplarıyla ilgili görevleri var ama fiilen bir propaganda bakanı gibi, fiilen AK PARTİ’nin propaganda başkanıymış gibi görev yapıyor ve bu görevi yaparken bazen geceler boyu uyumayarak, trol orduları yöneterek, bazen iftira kampanyalarını ortaya çıkarıp yaygınlaştırarak ve buna devleti alet ederek, bazen koyduğu “hashtag”i hangi bakan kullanmamışsa o bakanlığın özel kalemini uyararak, milletvekillerinin “hashtag”e iştirak etmeyenlerin çetelesini tutarak; suç işliyor, suç işletiyor ve Anayasa’da yazmayan devlet yetkilerini kullanıyor. Kendi işini iyi yapmadığı için, örneğin Azerbaycan’da, Cumhurbaşkanının okuduğu şiir İran’la aramızda diplomatik kriz çıkarabiliyor.

Binali Yıldırım için hazırlanmış konuşma metnini kopyala yapıştır

İşini iyi yapmadığı için, yıllar önce Binali Yıldırım için hazırlanmış konuşma metnini kopyala yapıştırla Cumhurbaşkanının “prompter”ına aktarabiliyor. İşini iyi yapmadığı için, Genel Başkanımızın “Sıramı bekleyeceğim.” dediği ve kendi yaş grubu ile aşı olduğu gerçeğini bilmediği için, Recep Tayyip Erdoğan’a gaf yaptırıp sonra da “Onun yaşı o kadar var mıymış ya!” dedirtebiliyor. İşini iyi yapmadığı için, partisindeki erimeyi, kamuoyu gündeminden kaçıracak “13.5 milyon üyeye çıktık.” dedirtiyor ama bir bakıyorsunuz Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı 200 bin üye kaybından bahsediyor. Bu yüzden şunu bilmeniz lazım, bu saray rejiminin yetkisiz yetkilendirdiği, arkasını sıvazladığı; kendisine iki, eşini iki, evine dört maaş verdiği, görev tanımında bir değişiklik yok. Passat’a binerken dünyanın en pahalı Mercedeslerinden bir tanesi geliyor oysa üç ay önce hepinize “Ey Merkel” dedirtiyordu, “Alman malı arabaları boykot” dedirtiyordu, “Bakanlıklar Alman arabası almasın” diyordu sizlere veriyor talkını, kendi yutuyor salkımı. Şimdi, en pahalı Mercedes’e biniyor. Bu yüzden, bu arkadaşın yapmış olduğu görevin bizim açımızdan…

Muhalefet açısından konforlu olduğunu bilin, konforludur. Sürekli gaf yapan, yaptıran, saldıran ve AK PARTİ’yi küçük düşüren bir şey. Bunun sıkıntısı ne biliyor musunuz? Bakalım, Bülent Turan çıkacak, konuşacak. Fahrettin Altun’un her yaptığı iş, yetki aşımı ve AK PARTİ’deki mevkidaşlarıma hakaret. Siz cevapta yetersizsiniz, kifayetsizsiniz, en iyi cevabı Fahrettin Altun verecek; Ömer Çelik’e hakaret, o kifayetsiz, yetersiz ama Fahrettin Altun denen muhteris, cevabı o verecek; bakanlar yetersiz, kifayetsiz, Fahrettin denen muhteris, cevabı o verecek. Hepinize hakaret eden, hepinizin milletten aldığı yetkiyi küçük gören, kendisini tepede sizi küçük gören ve böyle o kibirli bakışlarıyla bakan Fahrettin’e, biz biliyoruz ki biz had bildirdikçe sizin de içinizin yağı eriyor.