HABER/ Didar DEMİRCİ- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir 1 ve 2 Nolu Şubeler; Buca Seyfi Demirsoy, Tepecik Eğitim Araştırma, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Alsancak Devlet Hastaneleri’nde yemeklerin temin edilmesini sağlayan özel şirketlerin kalitesiz hizmet verdiğini belirterek boykot çağrısı yaptı. Hastane yemeklerini boykot eden SES İzmir 1 ve 2 Nolu Şube üyeleri, Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesinde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını SES İşyeri Temsilcisi Ayşe Tabakoğlu okudu. Tabakoğlu, “Hastanelerde yetersiz ve dengesiz beslenme, hastalar ve çalışanlar için bir halk sağlığı sorunudur” dedi.
BESLENEMİYORUZ
İyi beslenmenin önemine dikkat çeken Tabakoğlu, işyerlerindeki yemeklerin yetersizliği nedeniyle yaşanan sorunları ele aldı. Yetersiz beslenmenin çalışanların sağlığının bozulmasına neden olduğu gibi aynı zamanda iş kazası riskini de artırdığını belirten Tabakoğlu, iş yerlerinde yeterli ve dengeli beslenmesi en temel çalışma haklarından olduğunu hatırlatarak, “Bu hak, yıllarca gasp edilmiş ve pandemi döneminde yeterli ve dengeli beslenme olanakları tamamen ortadan kalkmıştır. Ankara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitelerinde yemek ve beslenme hizmetlerinin maliyeti artıran bir kalem olarak ele alınması basına ve kamuoyuna yansımıştı. Sağlığı koruması gereken kurumlarda bile yeterli ve dengeli beslenme koşullarının sağlanamaması ülkenin diğer emekçilerinin ve klinikte yatarak tedavi olan hasta ve refakatçilerin beslenme koşullarının da irdelenmesi gerektiğini ortaya çıkarmıştır” dedi.
YEMEKTEN TASARRUF OLMAZ
Hastanelerde yaşanan mali sıkıntılar karşısında ilk olarak yemekten tasarruf edildiğini belirten Tabakoğlu, yaşanan soruna daha önceden de çeşitli şubeler aracılığıyla dikkat çekildiğini ancak bir sonuç alınamadığını söyledi. Tabakoğlu, “Bu gelişmeler olurken Sağlık Bakanlığı gözünü kulağını kapatmış şu an olduğu gibi izlemekle yetinmişti. Bu sessizliği, vurdumduymazlığı yemekhaneleri boykot ederek bozuyor ve tüm halkımızın sorunun giderilmesi için bizi desteklemesini bekliyoruz. Sorunun asıl nedeni yemekhane hizmetlerinin kamusal olmaktan çıkarılmasıdır. Sektörde adeta tekelleşen belirli yemek firmaları tarafından yetersiz ve nitelikten çok uzak bir biçimde sunulan yemek ve beslenme hizmetleri sağlık emekçilerinin ağır çalışma koşullarının ihtiyacını karşılamamaktadır. Çeteleşen, tekelleşen bu firmaların ihale yolsuzlukları iki hafta önce yayınlanan Sayıştay raporunda 15 sayfalık bir bölümde yer almıştı. Bu nedenle bizlerden alınan vergilerle karlarına kar katarken bizi aç bırakan özel sektörce sunulan yemek ve beslenme hizmetleri eskiden olduğu gibi kamu tarafından sunulmalı ve aşağıdaki taleplerimiz karşılanmalıdır” sözlerini kaydetti.
YEMEK HİZMETİNİ KAMU SAĞLAMALI
Kaliteli ve sağlıklı yemek hizmeti için sağlık çalışanları adına Tabakoğlu, taleplerini şu şekilde sıraladı:
1.Toplu iş sözleşmeleri çerçevesinde ‘’işyerinde verilen yemekler çalışanların çalıştıkları işe göre gereksinim duydukları enerjinin yarısını karşılayacak yeterlilikte olmalıdır’’ kuralına uygun düzenlenmelidir.
2.Hastanelerde yemek hizmetleri, kar amacı güden özel şirketlerin elinden alınarak devlet eliyle verilmelidir.
3.Yemekhanede özel şirkette çalışan tüm taşeron işçilerin, kadrolu güvenceli istihdamları sağlanmalıdır.
4.Hijyen kurallarına uygun, yeterli miktarda, kaliteli sağlıklı öğünler çıkarılmalıdır.
5.Hastalara, hastalıklarına uygun çeşitlilik ve doyurucu miktarda öğünler olmalıdır.
6.Hastaların kullandığı çatal kaşık ve tabaklar; sağlıksız yemekte kırılan plastikler değil sağlık koşullarına uygun olanlardan olmalıdır.
7.Radyasyonlu alanlar gibi ağır ve tehlikeli yerde çalışan sağlık emekçileri için diyetisyen ve çalışan temsilcileri ile ortak ara öğün de içeren diyet listeleri düzenlenmelidir.
8.Hastanelerde çalışanların ve hastaların içme suyu sorunu çözülmeli ve kliniklere su arıtma cihazları konulmalıdır.
9.Kişiye özel vegan ve vejetaryen diyetler yapılmalıdır.