İzmir Haberleri

İzmir’de kan donduran olay! Yoğun bakımdaki kanser hastası kadına cinsel saldırı

İzmir Ege Üniversitesi Hastanesi’nde yoğun bakımda tedavi gören 4’üncü evre akciğer kanseri hastası N.C.’ye cinsel saldırıda bulunduğu iddia edilen hemşirenin, mahkemede yaptığı savunma pes dedirtti.

24 Nisan’da hastaneye yatırılan N.C., durumunun kötüleşmesi üzerine bilincini kaybetti. İddiaya göre, N.C., 17 Mayıs’ta hemşire Emre Kale tarafından cinsel saldırıya uğradı. Güvenlik kameralarının kayıtları incelenerek olay tespit edildi, şüpheli gözaltına alındı. Ancak mağdur N.C. olaydan bir süre sonra yaşamını yitirdi.

Şüpheli Emre Kale’nin yargılanmasına başlandı. Mahkemede savunma yapan Kale, olayı kabul ederek, psikolojik ve ailevi sıkıntıları olduğunu söyledi. İlaç verdiğini ancak cinsel saldırıda bulunmadığını iddia etti. N.C.’nin kızları da şikayetlerini dile getirdi.

Duruşmada tanık olan hemşire E.E., olayı şüphelenerek yetkililere bildirdiğini ifade etti. Ancak şüphelinin iş arkadaşı olarak beş yıldır herhangi bir psikolojik rahatsızlığına şahit olmadığını belirtti.

Mahkeme, şüphelinin tutukluluk halinin devamına karar verirken, N.C.’nin ölümüyle şüphelinin eylemi arasındaki ilişkiyi belirlemek ve cezai ehliyetini belirlemek için rapor alınmasına karar verdi. Duruşma ertelendi. İddianamede, şüpheliye toplamda 40,5 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

“İlacı kendi inisiyatifimle verdim”

Sanığın yargılanmasına İzmir 20’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Duruşmaya tutuklu sanık Emre Kale’nin yanı sıra taraf avukatları katıldı. Celsede savunma yapan Kale, olayı anlatarak, şu ifadeleri kullandı:

-Böyle bir utanç verici olaydan ötürü anıldığım için çok üzgünüm. Psikolojik ve ailevi sıkıntılarım vardı.

-Sıkıntılı bir ruh hali içerisindeydim. Evliyim, olay sırasında herhangi bir cinsel açlığım söz konusu değildi. Sadece sıkıntılı bir ruh haliyle hareket ettim ve bazen ne yaptığımı hatırlamıyorum.

-Mağdur hasta yoğun bakımda yatıyordu, yarı baygındı. Tedavi nedeniyle kendisine morfin 3-4 gündür veriliyordu. Hidromorfin denilen ilacı mağdura damar yolu ile ben verdim. Bu ilacı servisten temin ettim. Olaydan ne kadar önce verdiğimi hatırlamıyorum.

Olayı anlatan Kale, “Cinsel organımı çıkardım ve 2-3 dakika öyle durdum. Pişmanlık, hem de bir görgü tanığının içeri girmesiyle vazgeçtim. Başka bir şey yapmadım” ifadelerini kullandı. Sanık ayrıca zaman zaman ne yaptığını hatırlamadığı durumlar olduğunu ve ailevi sıkıntılar yaşadığını da savundu. Duruşmada söz alan N.C.’nin kızları da sanıktan şikayetlerini yineledi.

Tanık hemşire mahkemede olayı anlattı

Duruşmada dinlenen tanık hemşire E.E., şu ifadeleri kullandı:

-Saat 03.00 sıralarında ilaç almak için sanık ve mağdurun bulunduğu ikinci devre yoğun bakım servisine girdim. İçerisi karanlıktı. Emre nerede diye bakınıyordum. Sağ tarafa baktığımda hayal meyal karanlıkta Emre’yi yatağın üstünde gördüm ve kafamı çevirdim. Bir iki adım içeriye attım. Sanık Emre Kale ‘Ya E.. ya’ dedi.

-Bunun üzerine o tarafa bir daha baktığımda sanık hastanın yatağının üzerinde dizlerinin üzerine çökmüş vaziyette hastanın üstünde duruyor gibiydi. O zaman şüphelendim ama yüzde 100 emin olamadım.

-Sabah nöbetim bitti ama içim içimi yiyordu. Hem rahatsız olmuştum hem emin olmadan birine iftira atma endişesini yaşıyordum.

-Durumu hemşire arkadaşıma anlattım ve birim sorumlumuza bilgi verdik. Sonra görüntüler izlenmiş ve ortaya çıkmış. Sanıkla beş yıldır iş arkadaşıyız ve herhangi bir psikolojik rahatsızlığına şahit olmadım.

Savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme başkanı, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Heyet, N.C.’nin ölümüyle Kale’nin eylemi arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığının sorulmasına ve sanığın cezai ehliyetinin belirlenmesi için rapor aldırılmasına hükmedip, duruşmayı erteledi.