Genel

Marmara Denizi için tehlike çanları! Gerekli önlemler alınmazsa…

Aldığımız son dakika haberine göre Marmara Denizi için tehlikeli çanlarının çaldığı, istilacı türlerin her geçen gün arttığı ve gerekli önlemler alınmazsa Marmara Denizini çok büyük bir tehlikenin beklediği belirtildi.

Marmara Denizi’ni bekleyen tehlike ile ilgili Profesör Doktor Saadet Karakulak çok önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Karakulak, “Ekosisteme yabancı türler girerse Marmara Denizi’ndeki tüm biyoçeşitliliği kaybederiz.” dedi.

Tehlike çanlarının sadece Marmara Denizi için değil Akdeniz ve Ege Denizi için de geçerli olduğu belirtilirken, konuyla alakalı İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Karakulak şu açıklamalarda bulundu; “Süveyş Kanalı’nın açılmasıyla uygun ortam bulunduğunda yeni türlerin görülmesi mümkün. Şu an 63 balık türünün Akdeniz’e girdiği ve Akdeniz’den Ege Denizi’ne yayıldığının kaydı yapılmış.

BİYOÇEŞİTLİLİKTE CİDDİ AZALMALAR VAR

Şu an Marmara Denizi’ne Ege ve Akdeniz’den gelmiş yaklaşık 10 balık türünün giriş yaptığı kaydedildi. İleride de eğer su sıcaklıkları artıyorsa, onlar için uygun ortam varsa, yeni türlerin gelmesi de mümkündür. İstilacı türlerden en fazla konuşulanı balon balığı ve aslan balığı. Balon balığının da 10 yıl önce Çanakkale Boğazı’ndan kaydı verildi. Fakat şu an Marmara Denizi’nde yayılım göstermedi. Ama bu olmayacağı anlamına gelmiyor.

Zaten Marmara çeşitliliğinde insan baskısı fazla, biyoçeşitlilikte ciddi azalmalar var. Yeni türlerin girmesi ve onların çoğalması kendi biyoçeşitliliğimiz açısından ciddi problemlere yol açabilir. Eğer ekosisteme yabancı türler girerse Marmara Denizi’ndeki tüm biyoçeşitliliği kaybedebiliriz. Gerekli önlemler alınmazsa Marmara Denizi’ni büyük bir tehlike bekliyor” dedi.

Yabancı türlerin ekosisteme girmesini engellemek için alınması gereken önlemlerden bahseden Prof. Dr. Saadet Karakulak, “Böyle durumlarda mutlaka ekosistemin iyi izlenmesi lazım. Ekosistemde yeni bir tür tespit edildiğinde onun çoğalmadan ekosistemden alınması, avcılığının yapılmasının teşvik edilmesi gerekiyor.

Her bir tür Süveyş Kanalı’ndan değil, geminin balans sularıyla da giriş yapabilir. Geminin balans sularıyla her tür canlının, yavru bireyinin, erginin gelmesi mümkündür. Daha önce bunlar yaşandı. Geminin balans sularıyla Karadeniz’e gelen bir taraklı medüz, hamsi stoklarının çöküşüne yol açtı. Aynı şekilde 1950’li yıllarda bir geminin balans sularıyla gelen deniz salyangozu, Karadeniz’deki midyelerin azalmasına yol açtı. Mutlaka balans sularının kontrol edilmesi ve kendi karasularımızda boşaltılmasının önlenmesi lazım” ifadelerini kullandı.