HABER/ Didar DEMİRCİ- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, projelerini tanıttı. “İzmir Geleceğe Doğru” sloganıyla, Tepekule Kongre Merkezinde düzenlenen proje tanıtım toplantısına CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP’li ilçe belediye başkan adayları, milletvekilleri ve partililerin yanı sıra meslek odası, sivil toplum kuruluşları ve sendika temsilcileri katıldı.
Proje tanıtım toplantısına katılan herkes adına Tugay’ın, Karşıyaka Kent Ormanına zeytin fidanı diktirdiği açıklandı. Toplamda 720 zeytin fidanının toprakla buluştuğu orman, bugünün hatırası olarak İzmir’in geleceğine nefes olacak.
TUGAY’DAN SOYER’E TEŞEKKÜR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, “Benim için inanılmaz bir an. Bu noktaya gelmek, inanılmaz bir hikaye. Hala inanmakta güçlük çekiyorum. Sindiremedim değil, ama ben de bir insanım… Geçmişten bugüne sahip olduğumuz hikayeyle var oluyoruz. Şu anda 57 yaşımın içindeyim. Bu zamana gelene kadar böyle bir noktaya geleceğimi hayal etmemiştim” dedi. Tugay, “Ben kadere inanıyorum ama sadece kader değil, bu noktaya gelmemde rolü olanlar var. Karşıyaka belediye başkanlığı bu noktaya gelmemde bir rolü var. Bana bu fırsatı veren, benim belediye başkanı olmam noktasında bana referans veren sayın Tunç Soyer’e çok teşekkür ediyorum. Bu çok samimi bir teşekkürdür. Diğer bir teşekkür de o dönemde genel başkanımız olan ve beni Karşıyaka’ya belediye başkan adayı gösteren Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na… Zaman pek çok şeyi farklı hale getiriyor. İnsanların geçici kırgınlıklar yaşamasına neden olabiliyor. Ben CHP’ye emek vermiş tüm milletvekillerimiz, genel başkan yardımcılarımız, belediye başkanlarımızla beraber bir aile olduğumuza dair hiçbir şüphem yok” sözlerini kaydetti.
TUGAY’DAN “YENİ NESİL BELEDİYECİLİK ANLAYIŞI”
Tugay, “Artık konu 31 Mart’ta yapılacak seçim. Bu seçimde İzmirlilerin oylarını almak için haklı gerekçelerimin olması lazım. Buradaki sunumda sizlere nasıl bir belediye başkanlığı, nasıl bir yerel yönetim düşündüğümü anlatacağım” dedi. Dünyanın ve Türkiye’nin yeni bir siyasi anlayışa ve yeni siyasetçilere ihtiyacı olduğunun altını çizen Tugay, “Belediye yönetimi açısından biz bunu yeni nesil bir belediyeciliğe ihtiyacımız var diye tanımladık. İnsanların sorunlarını doğru analiz edebilen, gelecek uzun yılları da biz burada ölçek olarak 2050 yılını koyduk. Bu dönemi de kapsayan bir belediye yönetimi yapmayı amaçlıyoruz. İklim krizi, adaletsizlikler gibi konular nedeniyle tüm sorunları küresel düşünmek ama yerel eylem planlarıyla tüm sorunları ortak çözmeliyiz. Çalışmaları yaparken ulaşabildiğimiz tüm kaynaklara, geniş bir network içince değerlendirme yaptığımız bir anlayışa ihtiyaç var. Verimlilik çok önemli. O kadar kaynak harcıyoruz, ama bu kaynağı doğru değerlendirebiliyor muyuz? Verimliliği gözeten bir belediyecilik anlayışı. Bir konuyu anlamak için sahadan toplanmış objektif verilere dayalı olarak, o analizler sonucunda doğru stratejiler geliştirmek yeni nesil belediyecilik” ifadelerini kullandı.
İLK İŞ BELEDİYEYİ ORGANİZE ETMEK
Tugay, göreve gelir gelmez, belediyenin organizasyon şemasında yenilenmeye gideceğinin altını çizerek, “Yapacağım ilk şey olacak” dedi. İzmir’in sorunlarına hızlı çözüm üretebilecek ve kentin dinamik hafızası niteliğinde olacak bir kurumsal yapı kuracağını söyleyen Tugay, “İzmir Planlama Ajansı. Şu an böyle bir kurum var ama çok dar kapsamlı çalışıyor. Çevik Yönetim Anlayışını kuracağız. Özel sektörün hızlı çözüm üretmek için benimsediği yönetim anlayışıdır. Çevik Yönetim Anlayışıyla yöneteceğiz. Ben sizlerden biriyim. Sadece bilmeniz gerekiyor. Öyle olağanüstü bir insan değilim ama iyi niyetli çalışkan kendince akıllı olduğunu düşünen bir arkadaşınız. Yaptığımız her işte performansımızı ölçmemiz gerekiyor. Hedef koyduk, yol haritası çizdik, yaptık mı bakmamız lazım. Yapmadıysak neden yapmadık bunun nedenini araştırmamız lazım” sözlerini kaydetti.
İLK 180 GÜNDE YAPILACAKLAR
Göreve geldiği takdirde ilk 180 günde yapacaklarını sıralayan Tugay, “İlk 180 günü İzmirlinin acil çözülmesini beklediği sorunlarımızı biraz daha hızlı çözeceğimiz dönem olsun dedik. Su fiyatından çokça şikayet ediliyor. İndirimli su fiyatı tarifeleri belirleyeceğiz. Sonraki aşamalarda da maliyetleri düşürdükçe daha uygun su fiyatı olacak. Aynı şeyi ulaşım hizmetlerinde de gözeteceğiz. Daha fazla insana daha uygun fiyatlı ulaşım imkanı sunacağız. Yollarla ilgili sorunları çözeceğiz. Üst geçitler alt geçitlerde yürüyen merdiven ve asansörlerde sıkça arıza çıkıyor. Bu sorunu yürüyen ekiplerle çözeceğiz. İlaçlama sivrisinek başta olmak üzere hiçbir dönemde aksatılmaması gereken bir şey. İlaçlamayı çok dikkatli ilk altı ayda düzene oturtacağımız bir başka konu. Yapay Zeka birimi kuracağız. Yapay zeka işimizi çok kolaylaştıran bir uygulama bunu kullandığımız zaman çok hızlı değerlendirme yapılıyor ve çözümler üretiliyor. Taşkınlar nedeniyle su baskınlar oluyor. Bir daha ben bu şehirde hiçbir yerde su basmasını istemiyorum. Nerede su baskını olduğunu tek tek belirledikten sonra çözüme konuşturacağız. Yeşil dokunun geliştirilmesi. Sosyal amaçlı uygulamalarda yapılacak satın almalar aksatılmaması ve bir an önce başlatılması gereken uygulamalar. Tüketim kooperatifleri kuracağız. Bu kooperatifler kuruluyor ama bunlar başarılı olamıyor. Biz belediye şirketlerini bu kooperatiflere ortak edeceğiz ve bu kooperatifler desteklenecek. Kentsel dönüşüm daire başkanlığını yeniden kuracağız. Planlama ajansını kuracağız. dezavantajlı mahallelerdeki okulların kantinlerini belediyelerin şirketleri işletecek. Ki çocuklarımız bir sandviçe 50 TL veremedikleri için aç kalmasınlar. İleri yaş yurttaşlarımızı yalnız bırakmayacağız. İleri yaş eylem planını derhal İzmir’de devreye sokacağız. Öğrencilerimize aylık abonman kartı vereceğiz. İç körfezde deniz taksi uygulamasını başlatacağız. Bu benim ilk günden beri hayal ettiğim bir şey. Otogar ve Havaalanına eskiden olduğu gibi seferler düzenleyeceğiz, ulaşımı kolaylaştıracağız. Bütçe disiplininin sağlanması. Bununla ilgili her türlü sorunu doğru yöneterek dirençli bir mali yönetim oluşturacağız. İlk yapılacak işlerden biri yine belediyeye ait tesislerde enerji verimliliği çalışması yapmak. Yollardaki çukurlar kapatılacak. Bundan sonra İzmir’de hiçbir yara 20 günden fazla kalmayacak. Kazıyı yapan tüm şirketler, belediyeye ait İZSU’da dahil, çok daha sıkı bir şekilde planlamaya dikkat edilmesi söylenerek bu konuda çok dikkatli olunacak. İzmir’de çok fazla inşaat çalışması var. O nedenle bu sorunun daha fazla büyümeden hallolması lazım” sözlerini kaydetti.
İZMİR’İN SORUNLARINA 9 BAŞLIKTA ÇÖZÜM
Tugay, İzmir’in sorunlarına 9 başlıkta çözüm getireceklerini ve belediyenin kentte yapacağı eylem planını paylaştı. Planlama, Kentsel Dönüşüm ve Tasarım başlığıyla projelerini anlatmaya başlayan Tugay, “Planlama doğru yapılmazsa sonra hiçbir şeyin doğru yapılma şansı yok. O nedenle İzmir’imizin 2050 yılına kadarki sürecini bugünkü sorunları ve o yılki muhtemel sorunlarını da kapsayacak şekilde planlaması gerekiyor. Amacımız şehrimizin planlamasını yapmak. Bunu 1,5 yılda yapacağız. İzmir’in her tarafının 1/25 binlik planları yapılacak. İzmir bunu başaracak. Yeni yerleşim alanları oluşturacağız. Bir süredir şehrimiz kendi kendine gelişiyor gibi. Bu sorunu çözeceğiz. Planladığımız, büyüklüğünü kendimizin belirlediği, metropol dışında da herkesin her şeye ulaşabildiği bir planlama” dedi. Görev süresince İzmir’e 25 bin sosyal konut yapılacağını vadeden Tugay, konutların yaşanabilir ve kaliteli olacağının altını çizdi. Öte yandan kentin doğayla uyumlu olmasına çabalanacağını aktaran Tugay,”Kentin içinde doğayı yok etmemek gerekiyor. Kente Ekolojik restorasyon yapacağız” dedi. Kırsal Planlama Daire Başkanlığı kuracaklarını ve kent kırsalının insanların yaşayıp, üretim yapabileceği cazibe noktaları haline getireceğinin sözünü veren Tugay, İzmir’i havzalara bölerek kentin su kullanımında herkese yetebilir eşit ve adil bir düzen sağlayacağını aktardı. Tugay, “İzmir’i bölgesel olarak planlarken kendine yeten bölgeler olmasını sağlayacağız” dedi. Avrupa’nın Bağımsız Yaşam Hareketi Kent Ağı’na da dahil olacaklarını belirten Tugay, “Kentlerin yeniden yapılanmasını sağlayan çalışmalar yapılıyor bu ağ içinde. Biz de buna katılacağız” ifadelerini kullandı.
DEPREM MASTER PLANI YENİDEN YAPILACAK
Depremin bıraktığı acı izleri hatırlatan Tugay, İzmir’in de bu konuda önlem alması gerektiğinin altını çizdi. 1999 yılında hazırlanan İzmir Deprem Master Planının günün koşullarına uymadığını ve yeniden yapılması gerektiğini söyleyen Tugay, kentsel dönüşümle birlikte kenti güçlendireceklerini ifade etti. Tugay, “Kentsel dönüşümü riskli olduğunu saptadığımız tüm planlarda gerçekleştireceğiz. Riskli binaların hepsi dönüşmek zorunda. İZBB’nin uzun yıllardır yerinde tam uzlaşmayla sosyal dönüşümü de sağlayacak kentsel dönüşüm planları var. Bunların işleyişi piyasa koşulları nedeniyle bozuldu. Türkiye’de planların dönüşüm sürecinde finansal dönüşüm sağlanması için çalışan çok arkadaşımız var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi binaların yıkımını kendisi üstleniyor, biz de yağacağız. İnsanlara kira desteği veriyor bunu da yapacağız. İzmir’in kültürü bu sorunu çözer. Bu konularda hükümetin adaylarının sözlerini gerçekçi bulmuyorum. Her şeyden önce deprem bölgesinde yapmaları gerekenler var. Bize hikaye anlatıyorlar. Ne asıl çalışmanın yapılması gereken yerde bir başarıları var. Ne de İzmir’de var. Ama ben depremde hiçbir yurttaşımızın enkaz altında kalmasını istemiyorum. Tüm riskli birimler dönüştürülecek. Bu benim sözümdür” diye konuştu.
İZMİR’İN KAMUSAL ALANLARI TASARIMLA ÖN PLANA ÇIKACAK
Büyük Tasarım İzmir Programı ile kentteki kamu alanlarının tasarımla ön plana çıkacağını böylece daha konforlu ve güzel pazaryerleri, spor salonları, konferans salonları gibi alanlarda İzmirliye hizmet edileceğini aktaran Tugay, “Daha çağdaş bize daha fazla keyif verecek tesisler yapabiliriz. Bunun için tasarım rehberine ihtiyacımız var” dedi. Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Konak’taki yıkılan hizmet binasını ele alan Tugay, binanın eski yüksekliğinde ve eski tasarımına uygun bir şekilde yeniden inşa edilmesi gerektiğini dile getirerek, “Gurur duyacağımız bir binayı burada inşa edeceğiz. Herkesin görüşünü alarak bir noktaya geleceğiz. Konakta eski yerinde çok daha mimarı olarak hepimize keyif verecek bir binamız olacak ve bugün fuarda çalışan arkadaşların hepsini oraya davet edeceğiz” dedi.
TRAFİĞİ RAHATLATACAK PROJELER HAZIR
Her geçen gün İzmir’in trafik sorununun daha da büyüdüğünü aktaran Tugay, yeni yollar ve kaldırımlar için İZBETON’un daha fazla çalışması gerektiğini söyledi. Öte yandan Akıllı kavşak sistemi sayısını kentin önemli noktalarında kurarak trafik yoğunluğunu yüzde 10 azaltacaklarını vadeden Tugay, kavşaklardaki bağlantı yollarında şerit sayısını da artıracaklarını belirtti.
Bayraklı Belediyesi’nin önündeki alanda trafiği yerin altına alacaklarını söyleyen Tugay, üst kısımda da bir meydan çalışması yaparak vatandaşın denize kesintisiz ulaşımını sağlayacaklarını duyurdu. Tugay, ulaşıma ilişkin projelerini şu sözlerle aktardı:
“Mürselpaşa’da bir alt geçit var. Bu da yapılması zor bir şey değil. En kısa zamanda yapılacak işlerden biri de bu. Yeşildere Gıda Çarşısı’na bağlanacak. Alsancak garının orada yer altına alınması konusu zor. Ama o bölgeyi yapmak için orada o çalışmayı yapacağız. Yaşayanlar Üst Geçiti. Karabağlar’ı Buca’ya bağlayacak olan Yeşillik Caddesindeki çok hayati projelerden birisi. Alt geçit olarak planlanmış ama alttan geçen kanal nedeniyle yapılamamış. Yine ilk yapacağımız işlerden birisi bu. Ben burada yapacağımız kesin olan ve erken yapacağımız projeleri getirdim. Kentimizin Ulaşım Master Planının güncellenmeye ihtiyacı var. Mümkün olan en kısa zamanda İzmir’in geneli için bir Ulaşım Master Planı yapacağız. Diğer bir proje Anadolu Caddesinin üzerinden ve İZBAN hattının üzerinden geçen sadece yol olmayan aynı zamanda yaya yolu bisiklet yolu da olan… Anadolu Caddesi ve Yalı Mahallesi birbiriyle bağlanacak. Çarşı-İskele arası kesintisiz erişimi sağlayacağız. İskele ile çarşı arasındaki yolu yer altına alınmasını çok doğru bulmuyoruz. Bunun plana işlenmiş alternatif başka bir çözümü var. O da Karşıyaka iskelesinin sağında solunda girinti şeklinde bir deniz alanı var. Orası hiçbir şekilde temiz kalmıyor. Her zaman kirlidir. O alanı doldurduğumuz zaman büyükçe bir alan kazanmış olacağız. Böylece otopark ve sosyal alan kazanacağız. İskele de başka yere alınacak. Yayalar Çarşı tarafından iskele tarafına keyifli bir yaya üst geçidiyle geçecek. Bu da ulaşımı aksatmayacak. Kimsenin başını ağrıtmayacak. Çok güzle bir proje olacak. Metrobüs uygulamasını İzmir’e getireceğiz. Karabağlar Gaziemir Metrosu bakanlıktan onay bekliyor. Onaylanması için gereken her şeyi yapacağız. Çalışmalara başlayacağız. Örnekköy Tramvayı projelendirildi, onayı alındı. Başlanacak ve bitirilecek. Şu anda Çiğli’ye uzatılan tramvay hattından bir kol Mavişehir’e uzatılmalıdır diye düşünüyoruz. Bunu da yağacağız. Proje onayını almamız gerekiyor. İZBAN seferlerini sıklaştırmamız gerekiyor. Sinyalizasyon çalışmalarının yenilenmesi gerekiyor. Bunu da çözeceğiz. Şehir Hastanesine ulaşım için yapılmuş teleferik projesi var. Onu biz monoray projesiyle değiştiriyoruz. Bisiklet köprüleri yapacağız. Aktarma istasyonlarını düzenleyeceğiz, yaşam alanlarına çevireceğiz. Aktarma istasyonlarının hepsinde düzenlemeler yapacağız. Buraları otoparklarla düzenleyerek, raylı sistem ulaşımının ve otobüslere ulaşımı kolaylaştıracağız. Otogar için büyükşehir belediyesinin yarışmayla belirlediği projeyi sahipleniyoruz. Yeni otogar modern, düzgün ve çağdaş görüntüde olacak. Bir çok ilçemizde semt garajı ihtiyacı var. İhtiyacı olan tüm semt garajlarını yapacağız. Otopark projeleri var. Ayrıca karavanlar için de otoparkların acilen yapılması lazım. Vatandaşlarımızı rahatsız etmeyecek karavan otoparkını acilen yapacağız.”
KÖRFEZ TEMİZLENECEK
Sosyal belediyecilikten, kent tarımına ve sağlığa kadar birçok konuda projelerini sıralayan Tugay’ın öne çıkan vaatlerinden biri de Körfez temizliği oldu. Kentteki su kanallarındaki kayıp kaçak oranını düşüreceklerini ve kanal sisteminin onarılarak İzmirlinin suyunun boşa akmayacağını söyleyen Tugay, atıksuyun da Körfezi ve İzmir’in topraklarını kirletmemesi için yapacakları çalışmaları anlattı. Körfezin temizlenmesi için sirkülasyon kanalı kuracaklarını aktaran Tugay, arıtılan atıksuların da tarımsal sulamada kullanılacağını açıkladı. Ayrıca Körfez’de zamanla halk plajları ve marinalar kuracaklarını aktaran Tugay, İzmir’in yeraltı sularının haritalandırılacağını söyledi. Tugay, “Yeraltı suyu haritaları. 2050 yılında İzmir’de susuz kalmamamız için yapmamız gereken bir iş. İzmir yer altı sularından içme suyunu karşılıyor. Bunların haritalanması gerekiyor. Jeoloji mühendisleri hocaları bunu çok kısa zamanda yapmış olacaklar. haritalanmayla İzmir’in susuzluğunu engelleyeceğiz. Savaştepe barajı ile İzmir’in su hattını bağlamak üzere gerekli girişimlerde bulundu arkadaşlarımız. Su teminini devlet su işleri yapar, dağıtımını belediyeler yapar. İzmir’in susuzluk yaşamayacak” dedi.
Tugay, projelerinin kalanını şu şekilde sıraladı:
“Doğa iklim tarım diğer bir proje başlığımız. İzmir’in bir sürdürülebilir enerji ve iklim eylem planı var. Bizlerin yeşil şehir olma yolunda da bir eylem planımız var. İzmir’e bu lafı söyleyenlere gönderme yapıyorum da adamlar alınmıyor. Nereden ne satarız da ne kazanırız İzmir’i nasıl yeriz diye düşünüyorlar. Bak biz zeytin fidanı dağıtmadık, direk ektik. Tarımla ilgili olarak, mutlaka adil olacağız, küçük üreticiyi destekleyeceğiz. lojistik merkezi, tarımsal ürün depolama merkezi, tarım makineleri parkları kurarak desteklerimizi artıracağız. Tarım 4.0 uygulamaları desteklenecek ve ürünler markalaştırılacak. Menderes’te Bayındır’da soğuk hava depoları kurulacak. İnsanların doğayla tarımla uğraşma isteğini karşılayacak agro turizme ve gastronomiye önem vereceğiz.
Sürdürülebilir enerji ve atık yönetimi konusunda yenilenebilir enerji yatırımlarımız en üst seviyeye çıkacak. Dünyanın jeotermal kaynakları açısından 5. en iyi kaynağa sahip olan il İzmir’dir. Şu anda Balçova’da çevreye bir gram zarar vermeden jeotermalle bir sürü konut ısınıyor. Dünyanın bir çok ülkesinin aksine bizde 700, 800 metreden çok daha ciddi ısılarda jeotermal çıkıyor. Biz bu kaynağı çıkartarak 30-35 bin konutu ısıtabileceğimizi hesapladık.
Enerji verimliliği ayrı bir proje başlığımız. Harmandalı’na çöp dökmeyeceğiz, bu tesislerde çöpü yakarak geri dönüştüreceğiz. Kompost üretim merkezi kuracağız. Toprak ürün yetiştirirken organik içeriğini kaybediyor. Birinin onu geri iade etmesi gerekiyor. Kompost konusunda dünya İzmir’i örnek gösterecek.
İstihdam ekonomi bölgesel kalkınma proje başlığı altında bir çok çalışmamı olacak. Şimdi belediye ve kalkınma bir birine uzak konular görülebilir. Ancak Türkiye o kadar kötü yönetiliyor ki artık kalkınma için de bir şeyler yapmak zorundayız. Bunu başka şehirlerde söylemek zordur ama İzmir’de söylemek çok kolay. İzmir üreten ve genç nüfusunun çok değerli olduğu nitelikli işgücü için birilerinin elinden tutmasını bekleyen pek çok genç arkadaşımızın yaşadığı bir şehir. O nedenle biz tüm bunların yanında kalkınma belediyeciliği de yapacağız. Ege bölgesinin lideri ağabeyi ve Ege Bölgesinin kalkınmasını sağlayan bir şehir olmasını sağlayacağız. Hedefim bu olacak. Bu benim çok önemsediğim misyonlardan bir tanesi. Birilerinin bize kader gibi yaşattığı bu kötü ekonomik şartları kader olarak görmeyecek kendi başımızın çaresine bakacağız.
İzmir sağlık turizminin başkenti olacak. Biyoekonomide öncü kentlerden biri olacağız. Gençlerin kooperatif kurmalarını sağlayacağız. Ürettiklerinin katma değeri yüksek olursa o zaman yapacaklardır bunu. Esnafı işlerini geliştirmelerinde yalnız bırakmayacağız. İstihdam ofisleri oluşturacağız. Girişimcilik merkezlerimizi çoğaltacağız. Her semtte bu merkezler neden olmasın. kent içinde farklı temalarda ticari alanlar olutşturmalıyız. Gastronomi, tekstil, moda gibi başlıklardan bahsediyorum. Kültür sanat ve spor alanında… Müzelerimiz yeterli değil. Büyük bir kent müzesine ihtiyacımız var. Kadifekale’de bir tiyatro var. O tiyatroyu 5 sene içinde görünür hale getirirsek çok mutlu olacağız.
Kültürpark çok hassas noktalardan biri. Kültürpark’a benim dönemimde beton dökülmeyeceğinin sözünü veriyorum. Şehrin akciğeri olan bölgenin bir yeşil alanı olarak korunacak. Ama mesela kitap fuarını orada yapabiliriz. Kültür faaliyetlerinin burada olması gerektiğini düşünüyorum. Kemeraltı koruma ve geliştirme planımız var. İzmirlilerin daha aktif kullandığı bir alan olarak düzenleme gibi bir planımız var. Kemeraltı’na önümüzdeki günlerde gelecek canlılığın nedenlerinden biri de bu olacak.
Çağdaş Kent kütüphanesi kuracağız. Bu kütüphaneyi yapalım. Sonra da bu kütüphaneye kimin adını vereceğimize birlikte karar verelim. Elektrik fabrikasını alacağımıza inanıyorum ve orayı hepimizin gurur duyacağı çağdaş sanatlar müzesi haline getireceğimize inanıyorum. Mavişehir Opera Binasına ne yapılması gerektiğine İzmir halkı karar verecek. Spor tesisleri açısından da şehrimizin her ilçenin en az bir spor salonu bir yüzme havuzu olacak şekilde planlıyoruz. Bunları adil bir şekilde planlayacağız.
Parklarda konteynerler olacak. Onların içinde spor malzemeleri olacak. Buralar spor istasyonları olacak, sporcu sağlık merkezi kuracağız ve Karşıyaka’ya stat yapacağız. Ben doktorum bu şehri iyileştireceğim. İnsanların sağlığını da iyileştireceğiz. Sağlıklı kent eylem planı hazırlamak lazım. İnsanların sağlıkları gittikçe önemsiz hale geliyor. İnsanlar hasta olmasın diye değil, hasta olsunlar diye uğraşıyorlar. İzmir Sağlık bilim kurulu kurulacak. Artık tansiyon hastaları beyin kanaması yaşamayacak aslında bir kamu kurumu kafaya koyarsa insanların daha fazla hasta olmasına nasıl engel olunabildiğini göstereceğiz. İnsanların gürültüden ve ışıktan rahatsız olmaması için ayrı bir birimle çok etkili çalışmalar yapacağız.”