Gökyüzünü turuncuya boyayan ve sabahları arabaları ince bir tozla kaplayan çöl tozları, görsel etkisinin ötesinde, sağlık açısından tehlikeli sonuçlar doğuruyor. Solunum yolu hastalıklarından kalp damar sistemine kadar birçok riski beraberinde getiren bu doğal olay, uzmanlara göre artık çevresel bir tehditten öteye geçmiş durumda.
Tozla birlikte gelen görünmez kirleticiler
Ege Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ramazan İnci’ye göre, çöl tozları yalnızca toprak parçacıkları değil. Bu toz bulutları; silikon, alüminyum, kalsiyum ve demir gibi ağır elementlerin yanı sıra toksik alerjenler ve biyolojik mikroplar da taşıyor. Özellikle astım, KOAH ve benzeri kronik solunum rahatsızlığı bulunan bireylerde kriz riskini ciddi ölçüde artırıyor. Uzmanlar, bu dönemde hastane başvurularında kayda değer bir artış yaşandığını belirtiyor.
Yol güvenliği çöl tozunun gölgesinde
Toz fırtınaları sadece sağlık değil, trafik güvenliği açısından da risk oluşturuyor. Aniden bastıran toz bulutları görüş mesafesini sıfıra indirerek kazalara yol açabiliyor. Sürücülere yapılan uyarılar arasında aracı güvenli bir yere çekmek, farları kapatmak ve aracın içinde beklemek yer alıyor. Fırtına esnasında seyahat zorunluysa hız kontrolü ve dikkat hayati önem taşıyor.