EkonomiGündem

Vatandaşlar Kurban Bayramı dışında kırmızı et yiyemez oldu: Et fiyatlarında bir ayda rekor artış!

Ülkemizde birçok gıda ürünü, Türkiye’de yaşayan ve gelirini burada elde eden kişilerin ulaşamayacağı kadar lüks konumuna geldi. Kırmızı et de bu listenin başında geliyor. Üstelik uygulanan KDV indirimi de fiyatlara indirim olarak yansımadı. İşte kırmızı et fiyatlarındaki çarpıcı fiyat artışı…

Kasap ve marketlerde değişiklik gösteren kırmızı et fiyatları, bir ay içinde tam 3 kere zamlandı. Temel gıda ürünlerinde KDV’nin yüzde 1’e düşürülmesiyle birlikte başta et fiyatlarında bir miktar düşüş yaşanmasına rağmen, peş peşe gelen zamlar KDV indirimini geçersiz kıldı.

Et Fiyatları Neden Artıyor?

Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ, yaşanan fiyat artışlarını Dünya gazetesine değerlendirdi. Yalçındağ, sadece kırmızı ete değil, her şeye zam geldiğine dikkat çekerek, “Fiyatların nereye kadar yükseleceğini bilmiyoruz. Vatandaşın satın alama gücünün de bir sınırı var. Bu sınır aşıldı gibi geliyor bana. Biz asla bir fiyat artışı düşüncesi içinde değiliz. Durum sıkıntılı ve önümüz karanlık” dedi.

Yalçındağ, özellikle son dönemde gelen zamlardan sonra fiyatların her hafta yukarı doğru gittiğini söyledi.

Kasaplar olarak, et satamadıkları noktada yeni ürün alamayacaklarını belirten Yalçındağ, bu durumun besiciyi de etkileyeceğini vurguladı. Sıkıntılı bir süreçten geçildiğini belirten ve yaklaşan Ramazan ayına dikkat çeken Yalçındağ, “Biz sattığımız etin üzerinden kazandığımız parayla geçiniyoruz. Esas alamadığımız noktada biz neyle geçineceğiz. Öyle bir noktaya geldik ki artık büyük çaplı işletmelerin iki dudağının arasındayız. Memlekette küçük üretici diye bir şey kalmadı. 3 bin, 5 bin hayvan sahibi insanlar da istedikleri gibi yapıyorlar. Bu da bizim doğru bulmadığımız bir durum” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de 18 milyon büyükbaş hayvanın 2,5 milyon ton et üretimi anlamına geldiğini ifade eden Yalçındağ, şöyle devam etti: “18 milyon büyükbaş hayvanın varlığından söz ediliyor. Öyle olsa, bu durumu yaşamayız. Sayılar tekrar bir kontrol edilmeli. Öyle bir şey de olduğunu düşünmüyorum, yani maalesef sayılar karar mercilerinin önüne doğru gitmiyor.”